KPMG’nin altı yıldır gerçekleştirdiği ‘Yıkıcı Teknolojilerin Değişen Yüzü Araştırması’na bu yıl 750’yi aşkın küresel teknoloji lideri katıldı. Önümüzdeki üç yıl içinde kuruluşların dijital dönüşümünü sağlayacak yıkıcı teknolojileri değerlendiren iştirakçilerin yüzde 17’si nesnelerin interneti, yüzde 13’ü suni zeka ve yüzde 10’u ise robotik yanıtı verdi.
KPMG Türkiye Teknoloji, Medya ve Telekomünikasyon Sektör Lideri Serkan Ercin,”Nesnelerin interneti veri açısından çok büyük ve gelişimini süratli bir şekilde sürdürüyor. Bağlantılı cihazlar, yeni meslek modellerinin oluşturulmasını sağlayan zeki sistemler haline geliyor. Dünya genelinde nesnelerin internetine yönelik harcamaların 2021 yılına kadar 1,1 trilyon dolara ulaşacağı öngörülüyor” dedi.
Geçtiğimiz birkaç yıldan bu yana nesnelerin internetinin fiziksel dünyayı dijitalleştirerek deneysel aşamadan katma değer sağlayan bir konuma geçtiğini belirten Ercin,”Nesnelerin interneti, daha fazla görünürlük, şeffaflık ve bereketlilik sağlayarak tedarik kanadını optimize ediyor. Aynı sürede talep kanadında da, veriden yola çıkarak artan alan kişi beklentilerini karşılıyor. Nesnelerin internetinin, oldukça çok firma için ürün satışından hizmet sunumuna ciddi bir değişim işlemi beraberinde getirmesi umut ediliyor. Fakat sensörler tarafından toplanan veri çerçevesinde firmaların siber güvenlik ve veri gizliliğini sağlamak mevzusunda hazırlıklı olmaları gerekiyor” dedi.
Yapay zeka yatırımları artacak
Araştırmaya gore bilişsel ve suni zeka sistemlerine yapılacak yatırımların dünya genelinde 2021 yılına kadar 52,2 milyar dolara ulaşacağı öngörülüyor. Özellikle Amerika ve Çin’deki büyük teknoloji aktörleri içinde, Ar-Ge ve birleşme ve satınalma sahalarında büyük yatırımlar öngörülüyor. Ercin, “Yapay zeka, bilişsel programlama ve makine öğrenimi uygulamaları dünya çapında yaygınlaşmaya devam edecek. Mesele, Amazon ve Alibaba’nın e-ticaret platformları yapay zeka inovasyonu konusunda dijitalleşmeye öncülük eden fazlaca başarı göstermiş örnekler. Bu şirketler halihazırda, dinamik fiyatlandırma, personel planlaması, satışları çoğaltmak, müşteri bağlılığı oluşturmak ve ürün ile hizmet inovasyonu sağlamak için makine öğrenimi kullanması gibi algoritmaların sunduğu avantajlardan faydalanıyor” dedi.
Robotik, çalışanların yerini alacak
Araştırmaya bakılırsa robotik sektörü, hizmet robotlarına ilginin artmasıyla beraber ciddi bir dönüşümden geçiyor. Konaklama ve perakende sektöründe hizmet robotlarının kullanması, maliyetleri düşürmenin yanı sıra verimliliği de artırıyor. Robotik alanındaki inovasyonlarla çalışan sayısının minimum olduğu fabrikalar daha da gerçeklik kazanıyor. Çünkü robotlar insanoğlu için tehlikeli şekilde nitelendirilen işlerde çalışıyor ve sensörlerle uyarma vererek tehlikeleri önlüyor. Ayrıca nesnelerin interneti ile beraber robotik inovasyonu ‘uzaktan ameliyat’ benzer biçimde yeni uygulamalara olanak sunuyor.
Talepteki artış ve işlevsellikteki gelişmelere enlem olarak, robotik ürün ve hizmetleri için önümüzdeki on sene içinde milyonların hayatını etkileyecek küresel bir kitle sahası ortaya çıkması bekleniyor.